connected with growing

listen to the pronunciation of connected with growing
Английский Язык - Турецкий язык

Определение connected with growing в Английский Язык Турецкий язык словарь

growing
büyüyen

Onun kulağının dışında büyüyen çirkin tüyleri var. - He has unsightly hairs growing out of his ears.

Büyüyen bir çocuk daha fazla gıda gerektirir. - A growing child requires more food.

growing
{s} gelişen
growing
büyüyor

Kalabalık gittikçe büyüyor. - The crowd is growing larger and larger.

O ülkenin ekonomisi büyüyor. - That country's economy is growing.

growing
büyümekte olan
growing
{f} geliş

İki ülke arasındaki ticaret sürekli gelişiyor. - Trade between the two countries has been steadily growing.

growing
{i} gelişim
growing
gelişerek
growing
{i} yetiştirme

Kendi yiyeceğini yetiştirmeye çalışmalısın. - You should try growing your own food.

Çiftçiler fıstık yetişen iyi bir yaşam yapmazlarsa, diğer ürünleri yetiştirmeye çalışacaklardır. - If farmers don't make a decent living growing peanuts, they will try growing other crops.

growing
{i} tarım

Organik tarım kimyasallar olmadan bir bitkileri (tahıllar, baklagiller, meyve) yetiştirme yöntemidir. - Organic agriculture is a method of growing plants (grains, legumes, fruit) without chemicals.

growing
{s} çoğalan
growing
{i} gelişme
growing
{i} büyüme

Ağaç büyümeyi durdurdu. - The tree stopped growing.

Liste büyümeye devam ediyor. - The list keeps growing.

growing
{s} artan

Onlar artan bir nüfusa sahip, bu yüzden çok daha fazla yiyeceğe ihtiyaçları var. - They have a growing population; therefore they need more and more food.

Английский Язык - Английский Язык
growing
connected with growing

    Расстановка переносов

    con·nec·ted with grow·ing

    Турецкое произношение

    kınektıd wîdh grōîng

    Произношение

    /kəˈnektəd wəᴛʜ ˈgrōəɴɢ/ /kəˈnɛktəd wɪð ˈɡroʊɪŋ/
Избранное