cashbox, drawer

listen to the pronunciation of cashbox, drawer
Английский Язык - Турецкий язык

Определение cashbox, drawer в Английский Язык Турецкий язык словарь

till
-e kadar
till
{e} kadar

O, sabahtan akşama kadar çalıştı. - He worked from morning till night.

O, sabahtan akşama kadar çalıştı. - She worked from morning till night.

till
(Ticaret) para kasası
till
çiftçilik
till
(Tarım) pullukla sürmek
till
para çekmecesi
till
oluncaya kadar

O oluncaya kadar onun hakkında endişelenmeyelim. - Let's not worry about that till it happens.

O, mezun oluncaya kadar çok utangaçtı. - She had been very shy till she graduated.

till
(İş yerlerinde kullanılan) Kasa
till
{f} sürmek
till
till I come
till
ziraat
till
bağ
till
işle
till
(fiil) sürmek, toprağı sürmek, işlemek (toprak)
till
ben gelinceye kadar

Ben gelinceye kadar onun beklemesini iste. - Ask him to wait till I come.

Sadece ben gelinceye kadar pozisyonunu bozma. - Just hold your position till I arrive.

till
{e} bağ. -e kadar: till Friday cumaya kadar. till Antalya Antalya'ya kadar
till
zamana kadar

Sadece o zamana kadar beklemek zorunda kalacağız. - We'll just have to wait till then.

O zamana kadar hiç panda görmemiştim. - I had never seen a panda till that time.

till
{f} toprağı sürmek
till
{i} kasa
till
till now şimdiye kadar
Английский Язык - Английский Язык
{i} till
cashbox, drawer
Избранное