cahile

listen to the pronunciation of cahile
Турецкий язык - Английский Язык
ignorant of
cahil
{s} illiterate

Sami was illiterate. He could neither read nor write. - Sami cahildi. Ne okuyabilir ne de yazabilirdi.

I think Tom is illiterate. - Tom'un cahil olduğunu düşünüyorum.

cahil
ignorant

There is no freedom for the ignorant. - Cahil için özgürlük yoktur.

He was laughed at for being so ignorant. - Çok cahil olduğu için ona gülündü.

cahil
uneducated
cahil
redneck
cahil
low brow
cahil
{s} rude

He's rude, arrogant and ignorant. - O kaba, kibirli ve cahil.

cahil
ignoramus
cahil
simple minded
cahil
untaught
cahil
benighted
cahil
uninformed
cahil
unenlightened
cahil
unlearned
cahil
ignorant uneducated person
cahil
unread
cahil
Yahoo
cahil
illiterate, uneducated
cahil
nescient
cahil
unknowing
cahil
unlettered
cahil
ignorant; illiterate, uneducated; inexperienced, green; ignorant person, ignoramus
cahil
unilluminated
cahil
inexperienced, untaught
cahil
untutored
cahil
green
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение cahile в Турецкий язык Турецкий язык словарь

CAHİLE
(Osmanlı Dönemi) (C.: Cevâhil) Değirmen çarkı
CAHİL
(Hukuk) Bilgisiz, bilmeyen
cahil
Öğrenim görmemiş, okumamış, bilgisiz
CAHİL
(Osmanlı Dönemi) Allah'ı unutmuş olan. Gafil. Dünya ve kâinatta Allah'ın bunca eserleri sergilenip dururken bunların sanatkârını ve yaratıcısını tanımamak cahilliğin en akılsızcasıdır
CAHİL
(Osmanlı Dönemi) Tecrübesiz. Bilgisiz. Genç. Toy
Cahil
kafası boş
cahil
Belli bir konuda yeterli bilgisi olmayan: "Bu doktorun karşısında cahil, aptal oluyorum."- M. Ş. Esendal
cahil
Öğrenim görmemiş, okumamış, bilgisiz: "Bu maskara sosyete bana cahil diye bakar."- H. E. Adıvar
cahil
Belli bir konuda yeterli bilgisi olmayan
cahil
Deneysiz, genç, toy (delikanlı veya kız)
cahil
Deneysiz, genç, toy (delikanlı veya kız): "Esasta batıl itikatlara inanmış cahil bir kızcağızdı."- R. H. Karay
cahile
Избранное