Турецкий язык - Английский Язык
Определение birlikte yaşamak, birlikte yaşamak в Турецкий язык Английский Язык словарь
- cohabit, live together
- birlikte yaşamak
- (Politika, Siyaset) co-exist
- birlikte yaşamak
- cohabit
- birlikte yaşamak
- live together
They don't want to live together.
-Birlikte yaşamak istemiyorlar.
Is it possible to live together and yet still be alone?
-Birlikte yaşamak ve hâlâ yalnız olmak mümkün mü?
- birlikte yaşamak
- shack up with
- birlikte yaşamak
- to shack up (with sb/together), to cohabit
- ile birlikte yaşamak
- live with
Tom is hard to live with.
-Tom ile birlikte yaşamak zor.
Tom is easy to live with.
-Tom ile birlikte yaşamak kolay.
- nikâhsız birlikte yaşamak
- live in sin
Связанные Термины
birlikte yaşamak, birlikte yaşamak
Расстановка переносов
bir·lik·te ya·şa·mak, bir·lik·te ya·şa·makПроизношение
Resimler
Избранное