Bazı yeni garsonlar kiralamak zorunda kalabiliriz.
- We might have to hire some new waiters.
Onlar bisiklet kiralamak istiyorlar.
- They would like to hire bicycles.
Saatle mini karavan kirala.
- Hire a minivan by the hour.
Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.
- Private detectives were hired to look into the strange case.
Eski bilgisayar korsanlarını güvenlik uzmanı olarak çalıştırmak için kiralamak iyi bir fikir mi?
- Is it a good idea to hire former hackers to work as security professionals?
Onları kiralamak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire them.
Tüm çalışanlarımdan mutlak sadakat istiyorum.
- I require absolute loyalty of my employees.
O, çalışanlarına iyi davranır.
- He treats his employees well.
Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire him.
Garajımızı boyaması için Tom'u ücretle tuttuk.
- We've hired Tom to paint our garage.
Leyla eski kocasını öldürmek için bir kiralık katil tuttu.
- Layla hired a hitman to kill her former husband.
Kiralık bir arabayla ava gittik.
- We went on safari with a hire car.
Çok sayıda yönetici ve yeterli olmayan işçiler var.
- There are too many managers and not enough employees.
Tom işçilerine cömert davranır.
- Tom treats his employees generously.
Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire him.
Tom ikimizi de tutmak istedi, ancak yalnızca bizden birini tutabileceğini söyledi.
- Tom wanted to hire us both, but he said he could only hire one of us.
Onu tutmak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire her.