Onlar tilkiyi bir tuzakla yakaladılar.
- They caught the fox with a trap.
Biz bir tilki yakalamak için bir tuzak kurduk.
- We set a trap to catch a fox.
Kişisel eşyalarımı otobüste bırakabilir miyim?
- May I leave my belongings on the bus?
Tom tüm kişisel eşyalarını küçük bir valize koydu.
- Tom put all his belongings in a small suitcase.
Tom kişisel eşyalarının hepsini sattı.
- Tom sold all of his belongings.
Kişisel eşyalarımı otobüste bırakabilir miyim?
- May I leave my belongings on the bus?
Tom tüm varlıklarını kaybetti.
- Tom lost all his belongings.
Özel efektler mükemmel.
- The special effects are excellent.
Yanıp sönen efektler epilepsi nöbetlerini tetikleyebilir.
- Strobing effects can trigger epileptic seizures.
Şüpheli tüm kişisel eşyalarını masaya koymak zorunda kaldı.
- The suspect had to lay all his personal effects on the table.
Özel eşyalarımı saklamak istiyorum.
- I'd like to put my belongings away.
Kim özel eşyalarını toplantı odasında bıraktı?
- Who left their belongings in the meeting room?
Onların hepsi benim kişisel eşyalarım.
- They are all my personal belongings.
Brian eşyalarını geride bıraktı.
- Brian left his belongings behind.
Şüpheli tüm kişisel eşyalarını masaya koymak zorunda kaldı.
- The suspect had to lay all his personal effects on the table.