Tom kendinden emindi.
- Tom used to be confident.
O kendinden emin ve güçlü.
- He's confident and strong.
Hiç kendine güvenen değildim.
- I wasn't confident at all.
Biz oldukça kendine güvenendik.
- We were pretty confident.
Tom kesinlikle kendinden emin görünüyor.
- Tom certainly sounds confident.
Emin görünüyordu fakat onun iç duyguları tamamen farklıydı.
- He looked confident but his inner feelings were quite different.
Ben güvenli hissediyordum.
- I was feeling confident.
Güvenli hissetmelisin.
- You should feel confident.