Bahçe evin arkasında.
- The garden is behind the house.
Kadınlar gerçekten oldukça tehlikeliler. Bu konuda ne kadar çok düşünürsem, o kadar çok yüz örtüsünün arkasındaki nedeni anlayabileceğim.
- Women really are quite dangerous. The more I think about this, the more I'm able to understand the reasoning behind face covering.
Otobüs tarifenin gerisindeydi.
- The bus was behind schedule.
Bu, programın gerisinde.
- It's behind schedule.
Saldırıların ardındaki kimdi?
- Who was behind the attacks?
Tom'un parmaklılar ardındaki zamanı bitti.
- Tom's time behind bars is over.
Chris fen dersinde geriye düşme riskinde.
- Chris risks falling behind in the science class.
Tom koltuğunda geriye doğru yaslandı ve ellerini başının arkasına koydu.
- Tom leaned back in his chair and put his hands behind his head.
Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.
- This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind.
Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak.
- Our company is going to be left behind too if we don't create an environment in which we can get instant Internet access.
Arkadaşlarına ayak uydurmadığı için, o sonunda geride kaldı.
- Unable to keep up with his friends, he fell behind at last.
Önce Mary yürüdü, ve Tom arkada geldi.
- Mary walked first, and Tom came behind.
Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
- A stranger tapped me on the shoulder from behind. He must have mistaken me for someone else.
Arabama arkadan çarpıldığı zaman boynum kırıldı.
- My neck snapped when my car was hit from behind.
O metotlarında zamanın gerisindedir.
- He's behind the times in his methods.
Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak.
- Our company is going to be left behind too if we don't create an environment in which we can get instant Internet access.
Tom parmaklıklar ardında birkaç yıl geçirdi.
- Tom spent a few years behind bars.
Biz arabanın arkasına geçtik ve ittik.
- We got behind the car and pushed.
Çocuk, kapının arkasına saklandı.
- The boy hid behind the door.
Kulağının arkasını kaşıdığımda,kedim mırıldanır.
- My cat purrs when I scratch behind his ears.
Tom arabanın arkasında Mary'nin yanında çömeldi.
- Tom crouched down next to Mary behind the car.
Kapalı kapılar ardında ne olup bittiğini, gerçekten bir kişi bile bilmiyor.
- No one ever really knows what goes on behind closed doors.
Güneş dağların ardında battı.
- The sun descended behind the mountains.
Saat on dakika geri kalmış.
- The clock is ten minutes behind.
Maria Sharapova, Williams kardeşlerin ardından, üçüncü en başarılı aktif kadın tenis oyuncusudur.
- Maria Sharapova is the third most successful active women's tennis player, behind the Williams sisters.
Güneş bulutların ardından çıktı.
- The sun came out from behind the clouds.
Kitaplığın arkasında gizlenmiş gizli bir geçit olduğunu biliyor muydunuz?
- Did you know there was a secret passage hidden behind the bookcase?
Onun arkasından böyle bir şey söyleme!
- Don't say such a thing behind her back.
Onun öğrencileri onun arkasından onun hakkında kötü konuşuyor.
- His students speak bad about him behind his back.
Tom arkasında bir şey saklıyordu.
- Tom was hiding something behind his back.
Arkanda saklı ne var?
- What do you have hidden behind your back?
Tom iki valiz taşıyarak Mary'nin peşinden gitti.
- Tom followed behind Mary, carrying two suitcases.
Tom Mary'nin peşini bırakmadı.
- Tom followed behind Mary.
Tom iki valiz taşıyarak Mary'nin peşinden gitti.
- Tom followed behind Mary, carrying two suitcases.
The republicans are fully behind their candidate.
1880: A roar from ten thousand throats go up,For we've kicked another behind. — The Opening Ball in Comic Australian Verse, ed. G. Lehmann, 1975. Quoted in G. A. Wilkes, A Dictionary of Australian Colloquialisms, second edition, 1985, Sydney University Press, ISBN 0-424-00113-6.
About the center, and a good way behind the rest, Silver and I followed - I tethered by my rope.
... significantly behind. ...
... germ-free final act right I B behind the Mumbai attacks ...