Some of the students went by bus, and others on foot.
- Bazı öğrenciler otobüsle gitti, diğerleri de yürüyerek gitti.
Some doctors say something to please their patients.
- Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler.
I sometimes go to the cinema.
- Ben bazı zamanlar sinemaya giderim.
There are sometimes blizzards in Kanazawa.
- Bazı zamanlar Kanazawa'da tipi olur.
Certain circles keep saying the same thing insistently.
- Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.
You can't communicate without a basic understanding of certain rules.
- Bazı temel kuralları bilmeden iletişim kuramazsın.
Mary and some other women were here for a few hours.
- Mary ve diğer bazı kadınlar birkaç saattir buradaydı.
A few people mentioned they would like to attend some sessions later in the day on the Technical Session Agenda.
- Teknik Oturum Gündeminde birkaç kişi daha sonra gün içindeki bazı oturumlara katılmak istediklerinden söz ettiler.
Any mushroom can be eaten, but some only once.
- Herhangi bir mantar yenilebilir fakat bazıları sadece bir kez.
Some translators changed Alice's name to Sonya or Anya, even though Alisa is a widespread Russian name.
- Bazı tercümanlar Alisa yaygın bir Rus ismi olmasına rağmen Alice'in adını Sonya ya da Anya'yla değiştirdi
Some people are working in the fields.
- Bazı insanlar tarlalarda çalışıyorlar.
Some people in the world suffer from hunger.
- Dünyada bazı insanlar, açlıktan çeker.