bandage a wound

listen to the pronunciation of bandage a wound
Английский Язык - Турецкий язык
yara sarmak
dress
{i} giyim

Tom her zaman çok düzgün giyimlidir. - Tom is always very neatly dressed.

Mary her zaman bakımlı ve modaya uygun olarak giyimlidir. - Mary is always well-groomed and fashionably dressed.

dress
{f} giydirip kuşatmak
dress
{i} giysi

Tom John'ınkine benzer giysiler giymişti. - Tom was dressed in clothes similar to John's.

Bu giysi ona gerçekten yakışıyor. - That dress really becomes him.

dress
taş yontmak
dress
donatmak
dress
urba
dress
entari
dress
saç yapmak
dress
elbiselik
dress
elbise

Beyaz elbiseli kız onun nişanlısı. - The girl dressed in white is his fiancée.

Elbisesi dizinin üstündeydi. - Her dress is above the knee.

dress
{f} şekil vermek
dress
yaraya pansuman yapmak
dress
(Askeri) HİZAYA GELMEK: Yanaşık düzen hareketlerinde düzgün bir cephe meydana getirmek
dress
tedavi etmek taramak
dress
ekip biçmek giyinmek
dress
{f} süslemek
dress
hizaya gi
dress
{f} hizalanmak
dress
{f} düzenlemek, süslemek
Английский Язык - Английский Язык
dress
bandage a wound

    Расстановка переносов

    band·age a wound

    Турецкое произношение

    bändîc ı waund

    Произношение

    /ˈbandəʤ ə ˈwound/ /ˈbændɪʤ ə ˈwaʊnd/
Избранное