bakacak

listen to the pronunciation of bakacak
Турецкий язык - Английский Язык
lookout, observation place
bak
check it out
bak
look at

As a boy, I used to lie on my back on the grass and look at white clouds. - Çocukken çimin üstünde sırtüstü uzanır beyaz bulutlara bakardım.

Meg didn't even look at me. - Meg bile bana bakmadı.

bak
(Bilgisayar) lookup
bak
(Bilgisayar) look in

Look in the mirror, pal. - Aynaya bir bak dostum.

By the look in his eye I could tell that he was speaking tongue in cheek. - Onun gözündeki bakışına göre onun şaka yollu konuştuğunu söyleyebilirdim.

bak
look after

You should look after the children from time to time. - Zaman zaman çocuklara bakmalısın.

Lucy's mother told her to look after her younger sister. - Lucy'nin annesi ona küçük kız kardeşine bakmasını söyledi.

bak
{f} regarding
bak
{f} look

She looked at me and smiled. - O bana baktı ve gülümsedi.

Many nights did he spend, looking up at the stars. - O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.

bak
{f} face

I'll never be able to look him in the face again. - Ben ona yüzüne karşı tekrar bakamayacağım.

Looking at your Facebook friends' photos is a waste of time. - Facebook'taki arkadaşlarının resimlerine bakmak vakit kaybıdır.

bak
have one's wits about one
bak
(abbr. for bakınız) see; cf. (compare)
bak
vide

Let me have a look at your video camera. - Video kamerana bir bakayım.

bak
behold
bak
or else
bak
{k} Till when
bak
{ü} lo
bak
{k} women's lib
bak
{k} Until when? till when
bak
{k} no way
Английский Язык - Английский Язык

Определение bakacak в Английский Язык Английский Язык словарь

BAK
Basic Aeronautical Knowledge, an initial theory course for trainee pilots
BAK
extension of a backup file (Computers)
bak
Arresting Cable Prefix (e g , BAK-9)
bak
Backup ( bak) - Older version of a batch-file, by using this files you can restore the previous version of such a file if you want that for some reason
bak
Back at KB, when you return
bak
A suffix for filenames indicating a backed-up file You can usually delete bak files, provided you make sure that you have the most recent version and will not be needing the backup at any stage
bak
Backup file
bak
Back At Keyboard
bak
a threatening predator, however, Kilrathi do not eat other predators, as they believe them to have an extremely foul taste
Турецкий язык - Турецкий язык
çanakkale'de, Kocaçay üzerinde, sulama amacıyla 1991-1999 yılları arasında inşa edilmiş bir baraj
Bir tepede çevresinin en iyi görülebildiği yüksek yer, gözetleme yeri
BÂK
(Osmanlı Dönemi) f. Korku, havf, çekinme, sakınma
Английский Язык - Турецкий язык

Определение bakacak в Английский Язык Турецкий язык словарь

Bak
Bey, Türkçede erkeklerin kullandığı sanlardan birisidir. Diğerleri efendi, ağa, efe, çelebi, ağabey, amca, dayıdır. Eski Türkçedeki biçimi beğ idi