area in the center of a hurricane that is devoid of clouds

listen to the pronunciation of area in the center of a hurricane that is devoid of clouds
Английский Язык - Турецкий язык

Определение area in the center of a hurricane that is devoid of clouds в Английский Язык Турецкий язык словарь

eye
{i} göz

Sakin olmak için gözlerimi kapattım. - I closed my eyes to calm down.

Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı. - This song is so moving that it brings tears to my eyes.

eye
yatak istinadı
eye
iğne deliği
eye
bakış

Tom'un gözlerinde terör bakışını gördüm. - I saw the look of terror in Tom's eyes.

Baştan çıkarıcı bakışların var. - You have bedroom eyes.

eye
{f} gözle

Sakin olmak için gözlerimi kapattım. - I closed my eyes to calm down.

Annem gözlerinde yaşlarla bana baktı. - My mother looked at me with tears in her eyes.

eye
delik

Tom'un delikli bir kaşı var. - Tom has a pierced eyebrow.

eye
çeşm
eye
{i} kanı

Onun gözü şişmişti ve burnu kanıyordu. - His eye was swollen and his nose was bleeding.

eye
{f} dikkatle bakmak
eye
{i} görüş

Babamla aynı görüşü paylaşmıyorum. - I don't see eye to eye with my father.

Görüş yeteneğim bozulmaya başlıyor. - My eyesight is beginning to fail.

eye
toplanma noktası
eye
göze benzer herhangi bir şey
eye
dişi kopça
eye
(isim) göz, bakış, nazar, görüş, bakış açısı, kanı, ilmik, ilik, tomurcuk
eye
{f} gözetlemek
eye
{i} tomurcuk
eye
{f} süzmek
eye
gözünü dikip bakmak
Английский Язык - Английский Язык
eye
area in the center of a hurricane that is devoid of clouds

    Расстановка переносов

    ar·e·a in the cen·ter of a hur·ri·cane that I·s de·void of Clouds

    Турецкое произношение

    eriı în dhi sentır ıv ı hırıkeyn dhıt îz dîvoyd ıv klaudz

    Произношение

    /ˈerēə ən ᴛʜē ˈsentər əv ə ˈhərəˌkān ᴛʜət əz dəˈvoid əv ˈkloudz/ /ˈɛriːə ɪn ðiː ˈsɛntɜr əv ə ˈhɜrəˌkeɪn ðət ɪz dɪˈvɔɪd əv ˈklaʊdz/
Избранное