Büyükbabam bir arkeologdu.
- My grandpa was an archeologist.
O bir arkeologun asistanıdır.
- He is an archeologist's assistant.
Polonyalı arkeologlar Sudan'da bilimsel çalışmalar yürütmektedirler.
- Polish archaeologists are conducting scientific studies in Sudan.
Arkeolog eski Roma harabeleri üzerinde çalışıyor.
- The archaeologist is studying old Roman ruins.