She has a daughter named Mary.
- Onun Mary adlı bir kızı var.
During the opening ceremony, the history of Russia was told through the dreams of a young girl named Lubov, which means love.
- Açılış töreninde Rusya'nın tarihi Lubov adlı genç bir kızın rüyaları vasıtasıyla anlatıldı, bu, aşk anlamına geliyor.
I was born in a small town called Nara.
- Nara adlı küçük bir kasabada doğdum.
I heard a song called Apologize on the radio.
- Radyoda Apologize adlı bir şarkının çaldığını duydum.