abounding with stars; adorned with stars

Английский Язык - Турецкий язык

Определение abounding with stars; adorned with stars в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

starry

{s} ışıl ışıl

starry

yıldızlı

Tom yıldızlı gökyüzüne baktı. - Tom looked up at the starry sky.

María, sonbahar gecesini aydınlatan çeyrek ayı bulunan, yıldızlı gökyüzüne baktı. - María looked at the starry sky, with a quarter moon that illuminated that autumn night.

starry

{s} yıldızı

starry

{s} yıldızlarla dolu

starry

starryeyed hayranlıkla bakan

starry

{s} parlak

starry

(Tıp) Yıldız gibi parlayan

starry

{s} yıldızların aydınlattığı

starry

(Tıp) Kenarları yıldız şeklinde çentikler gösteren, yıldızımsı

starry

yıldız gibi

starry

{s} yıldızı çok olan, çok yıldızlı

Английский Язык - Английский Язык

Определение abounding with stars; adorned with stars в Английский Язык Английский Язык словарь

starry