ability to perform or produce

listen to the pronunciation of ability to perform or produce
Английский Язык - Турецкий язык

Определение ability to perform or produce в Английский Язык Турецкий язык словарь

capacity
{i} kapasite

Bu fabrikanın üretim kapasitesi haftada 250 araçtır. - This factory's productive capacity is 250 cars a week.

Kapasiteyi hesaplamak için, uzunluğu genişlikle derinlikle çarpın. - To calculate the capacity, multiply the length by the width by the depth.

capacity
alınabilir güç
capacity
sığdırma sınırı
capacity
(Bilgisayar) sığım
capacity
alım
capacity
liyakat
capacity
yetenek
capacity
dolu

Salon tam kapasite doluydu. - The hall was filled to capacity.

Otobüs tam kapasite doluydu. - The bus was filled to capacity.

capacity
maksimum
capacity
{i} hacim
capacity
{i} güç, iktidar
capacity
{i} hacim, oylum
capacity
(Tıp) Zihnin anlama ve kavrama yeteneği, zihin kapasitesi
capacity
(Askeri) KAPASİTE: Araç, motor, makine vesaire gibi vasıtaların istiap hacimleri, çekme kabiliyetlerini, kaldırma kudretleri ve benzeri niteliklerin genel sınırı. Örneğin; bir vincin yük kapasitesi gibi
capacity
{i} verim
capacity
{i} görev; mevki, sıfat: He did this in his capacity as president. Bunu
capacity
{i} sıfat

Bay Brown büyükelçi sıfatıyla hareket ediyordu. - Mr Brown was acting in the capacity of ambassador.

capacity
(Nükleer Bilimler) sığa, kapasite
capacity
(isim) kapasite, hacim, verim; yetenek, kabiliyet, yeterlik; güç, iktidar; sıfat
Английский Язык - Английский Язык
capacity
ability to perform or produce

    Расстановка переносов

    a·bi·li·ty to per·form or pro·duce

    Турецкое произношение

    ıbîlıti tı pırfôrm ır prıdus

    Произношение

    /əˈbələtē tə pərˈfôrm ər prəˈdo͞os/ /əˈbɪlətiː tə pɜrˈfɔːrm ɜr prəˈduːs/
Избранное