Английский Язык - Турецкий язык
Определение a place where hoboes camp в Английский Язык Турецкий язык словарь
- jungle
- {i} orman
Tom ormanda kayboldu.
-Tom disappeared into the jungle.
Tom ormanın derinliklerinde yaşardı.
-Tom used to live deep in the jungle.
- jungle
- çok sık ağaçlı ve yüksek otlu vahşi orman
- jungle
- {i} sık orman
- jungle
- (Bilgisayar) vahşi hayat
- jungle
- cengel
- jungle
- jungle fowl Hint kuşu
- jungle
- balta girmemiş orman
- jungle
- çok sık ve karışık yeşillik
- jungle
- Felis chaus
- jungle
- jungle fever batı Hindistan ormanlarına özgü çok şiddetli sıtma
- jungle
- yaban tavuğu
- jungle
- jungle cat bir yaban kedisi
- jungle
- cangıl
Kaplanlar cangılda, aslanlar savanada yaşar.
-Tigers live in the jungle, lions in the savanna.
Bir gün, Pablo, Guatemala cangılında kayboldu.
-One day, Pablo got lost in the Guatemalan jungle.
- jungle
- (Askeri) CENGEL: Yolsuz, bataklık ve yürürken ayağa takılan sık fundalıklarda, sık dallı ağaçlarla kaplı, orman karakterinde geniş ağaçlık saha
- jungle
- {i} karışıklık
- jungle
- {i} hengâme
- jungle
- çengel
Связанные Термины
a place where hoboes camp
Турецкое произношение
ı pleys hwer hōbōz kämpПроизношение
/ə ˈplās ˈhwer ˈhōbōz ˈkamp/ /ə ˈpleɪs ˈhwɛr ˈhoʊboʊz ˈkæmp/
Resimler
История
Избранное