a little dictionary or collection or words

listen to the pronunciation of a little dictionary or collection or words
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a little dictionary or collection or words в Английский Язык Турецкий язык словарь

vocabulary
{i} kelime hazinesi

Korece kelime hazinesi üç bileşenden oluşur, yerli sözcükler, Çince-Korece sözcükler ve ödünç sözcükler. - The Korean vocabulary is composed of three components: native words, Sino-Korean words and loanwords.

Hiç kimse büyük bir kelime hazinesi olan bir deliden daha tehlikeli değildir. - No one is more dangerous than a fool with a large vocabulary.

vocabulary
sözlük

Bu yüz İngilizce sözlük kelimelerini yarına kadar ezberlemek zorundayım ama olası bir yolu olup olmadığını merak ediyorum. - I have to memorize these hunded English vocabulary words by tomorrow, but I wonder if there's any possible way.

Sözlükte kelimeye bakacağım. - I'll look up the vocabulary in the dictionary.

vocabulary
{i} sözcük hazinesi, söz dağarcığı, kelime hazinesi, bir kimsenin kullandığı sözcükler
vocabulary
(Dilbilim) sözcük

Goethe'nin kişisel sözcük dağarcığı neredeyse seksen bin sözcükten oluşuyordu. - Goethe's personal vocabulary consisted of about eighty thousand words.

Haydi bu konuda yeni sözcük haznesiyle cümleler bulun, yandaki _____ listesine onları ekleyin; ve çevirin. - Let's find sentences with new vocabulary on this topic, add them to the following list: _____; and translate them.

vocabulary
(Dilbilim) sözvarlığı
vocabulary
kısa sözlük
vocabulary
sözcük dağarcığı

Goethe'nin kişisel sözcük dağarcığı neredeyse seksen bin sözcükten oluşuyordu. - Goethe's personal vocabulary consisted of about eighty thousand words.

vocabulary
bir dilde bulunan bütün kelimeler
vocabulary
güz

Kelime çalışmaktansa güzel bir roman okumayı tercih ederim. - I would rather read a nice novel than study vocabulary.

vocabulary
kelime bilgisi

O kitabı okumak için büyük bir kelime bilgisine ihtiyacın var. - You need a large vocabulary to read that book.

Sami Arapça kelime bilgisini geliştirdi. - Sami improved his Arabic vocabulary.

vocabulary
{i} kullanılan kelimeler
vocabulary
ifadeyi meydana getiren bütün
vocabulary
{i} (bir dilde bulunan) bütün sözcükler/kelimeler. 3
vocabulary
Sözcükçe
vocabulary
sözcük dağarcık
Английский Язык - Английский Язык
{n} vocabulary
a little dictionary or collection or words

    Расстановка переносов

    a lit·tle dic·tion·a·ry or col·lec·tion or words

    Турецкое произношение

    ı lîtıl dîkşıneri ır kılekşın ır wırdz

    Произношение

    /ə ˈlətəl ˈdəksʜəˌnerē ər kəˈleksʜən ər ˈwərdz/ /ə ˈlɪtəl ˈdɪkʃəˌnɛriː ɜr kəˈlɛkʃən ɜr ˈwɜrdz/
Избранное