Babam bana halasının adını verdi.
- My father named me after his aunt.
O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
- When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.
Noel için nineme bir gömlek vereceğim.
- I'll give grandma a shirt for Christmas.
Babaannem uçabiliyor.
- My grandmother is able to fly.
Benim babaannem çay törenlerini seviyor.
- My paternal grandmother enjoys tea ceremonies.
Linda teyzesi Nancy'nin onu ziyaret etmek için geldiğini öğrendiği için aşırı heyecanlıydı.
- Linda was wildly excited to learn that her aunt Nancy was coming to visit her.
Teyzemin üç çocuğu var.
- My aunt has three children.
Anneannem yavaşça konuşuyor.
- My grandmother speaks slowly.
Anneannemin ölümü büyük bir şok oldu.
- My grandmother's death was a big shock.
Büyük annem giysiler örmeyi seviyor.
- My grandmother likes to weave things.
Büyük annem sağlıklı ve yalnız yaşıyor.
- My grandmother is in sound health and lives alone.
Annemin erkek kardeşinin karısı benim yengemdir.
- My mother's brother's wife is my aunt.
Babanın ya da annenin kız kardeşi senin yengendir.
- The sister of your father or mother is your aunt.
Ne yazık ki büyük annemin ne bir kümesi ne de bir motosikleti vardı.
- I'm afraid my grandma neither has a henhouse nor a motorcycle.
Büyük annem ve büyük babam için kaygılanıyoruz.
- We're worried about Grandma and Grandpa.
Kırmızı şemsiye ona büyükannesini hatırlattı.
- The red umbrella reminded her of her grandma.
Büyükannem sadece biraz çorba içti.
- My grandma just drank a bit of soup.
Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.
- After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.
Babaannem bir iğne ve iplik almak için eğildi.
- My grandma bent over to pick up a needle and thread.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Büyükannem akşam yürüyüşe gidiyor.
- My grandmother goes for a walk in the evening.
Bugün ninemin doğum günü.
- Today's my grandmother's birthday.
Büyükannenin ilk adını hatırlıyor musun? - Hayır, ona her zaman sadece nine derdim.
- Do you remember the first name of your grandmother? - No, I just always called her granny.
My grandma texts faster than you.
- My grandmother texts faster than you.
... make sure we got everything we needed. My grandmother, she started off as a secretary ...
... are folks who've worked hard, like my grandmother. And there are millions of people out there ...