Турецкий язык - Английский Язык
Определение şehit в Турецкий язык Английский Язык словарь
- martyr
The wood was kindled, the flames arose, and a mouldering heap of ashes was soon all that remained of Mrs Askew and her fellow martyrs.
-Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı.
Hussein, the grandson of Prophet Mohammad, was martyred in Karbala in the year 680.
-Hz. Muhammed'in torunu Hz. Hüseyin 680 yılında Kerbela'da şehit edildi.
- casualty
- person who has died while serving the Turkish state
- Muslim who has died for lslam
- fallen
- şehit düşenlerin listesi
- roll of honor
- şehit düşmek
- 1. to die for lslam. 2. to die while serving the Turkish state
- şehit düşmüş
- fallen
- şehit etmek
- to martyr
- şehit etmek
- martyrize
- şehit kılmak
- martyrize
- şehit olma
- baptism of blood
- şehit olmak
- martyrize
- şehit olmak
- a) to die for one's fatherland b) to die for the Islam
- dostlar şehit, biz gazi
- (Konuşma Dili) Let them run the risk; we'll take the credit
- savaşta şehit düşme
- war grave
- şehitler
- the fallen
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение şehit в Английский Язык Английский Язык словарь
- Somebody who died for their country
Турецкий язык - Турецкий язык
Определение şehit в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü."- A. N. Asya
- Kutsal bir ülkü veya inanç uğruna savaşırken ölen kimse
- Kutsal bir ülkü veya inanç uğruna savaşırken ölen kimse: "Ey mavi göklerin kızıl ve beyaz süsü
- şehit etmek
- Ülkesi, ülküsü veya inancı uğruna savaşanı öldürmek
- birini şehit etmek
- Ülkesi, ülküsü veya inancı uğruna savaşanı öldürmek
- Şehitler
- şüheda
- şehitler
- Giresun-şebinkarahisar karayolunda bir dağ geçidi
Связанные Термины
şehit
Расстановка переносов
şe·hitПроизношение
Resimler
История
Избранное