Kağıt üzerinde bazı dikey çizgiler çizdi.
 - He drew some vertical lines on the paper.
 Dikey kayalıklardan uzak durun! o bağırdı.
 - Keep away from the vertical cliff! she shouted.
Uçurum neredeyse diktir.
 - The cliff is almost vertical.
Tango, yatay arzuların dikey anlatımıdır.
 - Tango is the vertical expression of a horizontal desire.
Mary dikey çizgili giysiler giymekten hoşlanır çünkü onların daha ince gösterdiğini duymuş.
 - Mary likes to wear clothes with vertical stripes, because she heard they make you look thinner.
Kağıt üzerinde bazı dikey çizgiler çizdi.
 - He drew some vertical lines on the paper.