Gold futures were sharply higher.
- Altın vadeli işlemleri hızla yükseldi.
Very many religions promise life after death.
- Pek çok dinler ölümden sonra hayat vadediyor.
The short term contract employees were dismissed without notice.
- Kısa vadeli sözleşmeli personel haber vermeden işten çıkarıldı.
The short term contract employees were dismissed without notice.
- Kısa vadeli sözleşmeli personel haber vermeden işten çıkarıldı.
Many people on Tinder are just looking for a short-term relationship.
- Tinder'deki birçok kişi sadece kısa vadeli bir ilişki arıyor.
We need long-term solutions.
- Uzun vadeli çözümlere ihtiyacımız var.
E-cigarettes are being promoted as a healthy alternative to tobacco cigarettes, but health authorities are concerned about the long-term health effects on users.
- Elektronik sigaralar, tütüne karşı sağlıklı bir alternatif olarak teşvik ediliyor ama sağlık otoriteleri, kullanıcılar üzerindeki uzun vadeli etkilerine dikkat çekiyor.
What are your long term plans?
- Senin uzun vadeli planların nedir?
This thing can't be rushed; it needs long-term planning.
- Bu şey aceleye gelmez; onun uzun vadeli planlamaya ihtiyacı var.
E-cigarettes are being promoted as a healthy alternative to tobacco cigarettes, but health authorities are concerned about the long-term health effects on users.
- Elektronik sigaralar, tütüne karşı sağlıklı bir alternatif olarak teşvik ediliyor ama sağlık otoriteleri, kullanıcılar üzerindeki uzun vadeli etkilerine dikkat çekiyor.
According to the terms of the contract, your payment was due on May 31st.
- Sözleşme şartlarına göre, ödemenizin vadesi 31 Mayısta idi.
The money was not invested in areas where it could bring benefit over the long term.
- Uzun vadede fayda sağlayabilecek alanlara yatırım yapılmamıştı.