Genç hayvanlar hızla yeni bir çevreye uyum sağlarlar.
- Young animals adapt quickly to a new environment.
Birçok genç mühendis istihdam edildi ve onlar kendilerini yeni bir bilgisayar geliştirmek için adadılar.
- Several young engineers were employed and were devoted to developing a new computer.
Motorsiklete binmek gençler için tehlikeli olabilir.
- It can be dangerous for young people to ride motorcycles.
Gençler, kendilerini bir şeye yaşlı insanlardan daha çabuk adapte ederler.
- Young people adapt themselves to something sooner than old people.
Mektup bana gençlik günlerimi hatırlattı.
- The letter reminds me of my young days.
Senin hikâyen bana gençlik günlerimi hatırlattı.
- Your story reminded me of my younger days.
O sağlam genç bir adam.
- He is a robust young man.
O genç mi? Evet, genç.
- Is she young? Yes, she is.
Kanguruların yavrularını taşımak için garip bir yöntemi var.
- Kangaroos have a strange method of carrying their young.
Bazı hayvanlar yavrularını yerler.
- Some animals eat their young.
Küçük erkek kardeşim TV izliyor.
- My younger brother is watching TV.
O, benden beş yaş küçük.
- He is five years younger than me.