Tom leads a hectic life.
- Tom telaşlı bir hayat sürüyor.
He leads a hectic life.
- O telaşlı bir hayat sürüyor.
Tom's fussy, isn't he?
- Tom telaşlı, değil mi?
You're quite fussy, aren't you?
- Oldukça telaşlısın, değil mi?
Tom looked somewhat disconcerted.
- Tom biraz telaşlı görünüyordu.