schulung

listen to the pronunciation of schulung
Немецкий Язык - Турецкий язык
en {'şu: lung} e eğitim ve öğretim
[die] öğretim, eğitim
Английский Язык - Турецкий язык

Определение schulung в Английский Язык Турецкий язык словарь

seminar
{i} seminer

Lütfen bu mesajı seminer bilgisiyle birlikte şirketinizdeki uygun yöneticilere gönderin. - Please forward this message along with the seminar information to the appropriate managers in your firm.

Bu seminer Japon firmalarından üst düzey pazarlama liderlerini hedef alacaktır. - This seminar will target senior marketing leaders from Japanese firms.

training
eğitim

Tom henüz bisiklete çok iyi binemiyor, bu yüzden onun bisikletinin eğitim tekerlekleri var. - Tom can't ride a bicycle very well yet, so his bicycle has training wheels.

Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı. - The training session is scheduled to begin at 4 p.m.

training
jimnastik ayakkabısı
training
antreman
training
eğitici
seminar
toplu çalışma
training
terbiye
training
antrenman

Tom triatlon için antrenman yapıyor. - Tom is training for a triathlon.

Profesyonel sporcular antrenmana saatler harcarlar. - Professional athletes spend hours training.

training
{f} eğit

Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı. - The training session is scheduled to begin at 4 p.m.

Onların işlere ve eğitime ihtiyacı vardı. - They needed jobs and training.

seminar
(isim) seminer
training
{i} egzersiz
training
{i} çalışma

Tom ağırlık çalışması yapar. - Tom does weight training.

training
training seat çocuk için eğitici oturak
training
tahsil
training
go into training antrenman yapmak
training
(Askeri) EĞİTİM: Nazari ve tatbiki geliştirme esaslarının tümünü içine alan terim. Ayrıca bakınız: "advanced indivudual training", "advanced unit training", "basic combat training", "basic unit training" ve "combat arms training"
training
{i} staj süresi