Onu yazmak birkaç saatimi aldı.
 - It took me several hours to write it.
Onun bir imzasını isteyeceğim. Yazmak için bir şeyin var mı?
 - I'm going to ask him for an autograph. Do you have anything to write with?
Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın.
 - Don't write in library books.
Kütüphane kitaplarına yazı yazmamalısın.
 - You shouldn't write in library books.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
 - You must not write a letter with a pencil.
Lütfen bir dolmakalem ile yaz.
 - Please write with a pen.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
 - You must not write a letter with a pencil.
Ann, şiir yazmayı sever.
 - Ann likes to write poems.
Judy'ye bir mektup yazmak niyetindeyim.
 - I intend to write a letter to Judy.
Annem mektup yazmaktan nefret eder.
 - My mother hates to write letters.