How is that possible?
- O nasıl mümkün olabilir?
For him it may be possible, but I'd never pass the test.
- Onun için mümkün olabilir fakat ben testi asla geçemezdim.
It may possibly be fine tomorrow.
- Hava yarın muhtemelen iyi olabilir.
Tom may possibly be lying about that.
- Tom o konuda muhtemelen yalan söylüyor olabilir.
Maybe you can help me.
- Belki bana yardımcı olabilirsin.
Maybe I should become a painter.
- Belki bir ressam olabilirim.
There may be a killer who looks harmless in any social network.
- Sosyal ağlarda zararsız bir kişi gibi görünen bir katil olabilir.
The tropical rainforests, located in a narrow region near the equator, are disappearing so fast that by the year 2000 eighty percent of them may be gone.
- Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan, tropik yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyorlar ki 2000 yılına kadar onların % 80 yok olabilir.
There can be walls without a roof, but no roof without walls.
- Çatısız duvarlar olabilir ama duvarlar olmadan çatı olmaz.
Lobster tomalley can be toxic and it's best not to eat it.
- İstakoz ciğeri toksik olabilir, onu yememek en iyisidir.