Generally speaking, distance runners are less flexible than sprinters.
- Genel anlamda, mesafe koşucuları kısa mesafe koşucularından daha az esnektir.
Five runners reached the finals.
- Beş koşucu finale ulaştı.
Many runners passed out in the heat.
- Birçok koşucu sıcakta bayıldı.
Though Jane is not a good runner, she can swim very fast.
- Jane iyi bir koşucu olmasa da, o çok hızlı yüzebilir.
Tom is the best runner.
- Tom en iyi koşucudur.
Tom has been running around the office like a chicken with its head cut off.
- Tom ofisin etrafında kafası kesilmiş bir tavuk gibi koşuyordu.
What is he running after?
- O neyin peşinden koşuyor.
Do you have any race shirts in extra small?
- Hiç ekstra küçüklükte koşu gömleğiniz var mı?
I want to get away from the rat race.
- Koşuşturmadan kurtulmak istiyorum.
A rabbit is running in the garden.
- Bahçede bir tavşan koşuyor.
They are running in the park.
- Onlar parkta koşuyorlar.
I think jogging is good exercise.
- Ben koşunun iyi bir egzersiz olduğunu düşünüyorum.
I make it a rule to go jogging every morning.
- Her sabah koşuya gitmeyi kural haline getiririm.