Çocukları içeride tutun.
- Keep the kids indoors.
Biz bütün günü içeride geçirdik.
- We spent all day indoors.
Büyük ebeveynlerimin dahili su tesisatı yoktu.
- My grandparents didn't have indoor plumbing.
Tom bazen içerde güneş gözlüğü takar.
- Tom sometimes wears sunglasses indoors.
Çocukları içeride tutun.
- Keep the kids indoors.
Basketbol ve masa tenisi gibi top oyunları genellikle kapalı alanda oynanır.
- Ball games, such as basketball and ping-pong, are usually played indoors.
Eliptik bisikletler, kapalı alanda egzersiz yapmak için iyi bir seçenektir.
- Elliptical bicycles are a good option for exercising indoors.
... -( door closes ) - WHO'S THERE? ...
... the town next door. ...