Geç kaldığım için üzgünüm.
- I'm sorry to be late.
Üzgünüm, mantıların tümü bitti.
- I'm sorry, we're all out of manti.
Affedersiniz, yanlış bir şey mi yaptım?
- I'm sorry, did I do something wrong?
Affedersiniz, onu tekrar söyler misiniz?
- I'm sorry, could you say that again?
Onu işittiğime üzüldüm.
- I am sorry to hear that.
... MR. LEHRER: Mr. President, I'm sorry ' ...
... I'm sorry about the questions we didn't get to. ...