A few days after his thirteenth birthday, Tony left school, too.
 - Onüçüncü doğum gününden birkaç gün sonra Tony de okulu bıraktı.
On the day of the wedding, we arrived at our teacher's house.
 - Düğün gününde öğretmenimizin evine vardık.
Rome was not built in a day.
 - Roma bir gün içinde kurulmamıştır.
Do you study English every day?
 - Her gün İngilizce çalışıyor musun?
A beam of sunlight came through the clouds.
 - Bulutların arasından güneş ışığı demeti geldi.
Paintings should not be exposed to direct sunlight.
 - Tablolar, doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.
We chose Mary a good birthday present.
 - Mary'ye iyi bir doğum günü hediyesi seçtik.
I would like to give him a present for his birthday.
 - Ona doğum günü için bir hediye vermek istiyorum.
As everyone knows, today is a very significant day for us.
 - Herkesin bildiği gibi, bugün bizim için çok anlamlı bir gündür.
Today is the hottest day this year.
 - Bugün, bu yılın en sıcak günüdür.
The sunshine tempted people out.
 - Güneş ışığı insanları dışarı çıkmaya özendirdi.
This room gets a lot of sunshine.
 - Bu oda bol güneş ışığı alır.
These medicines should be taken three times a day.
 - Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalı.
How many times does the bus run each day?
 - Otobüs her gün kaç kez çalışır?
Sami will maintain his innocence until the day he dies.
 - Sami masumiyetini öldüğü güne kadar sürdürecek.
Tom had a date for Valentine's Day.
 - Tom'un sevgililer günü için bir randevusu vardı.
That textbook is out of date.
 - O ders kitabı güncel değil.
A warm, sunny day is ideal for a picnic.
 - Ilık, güneşli bir gün piknik için idealdir.
Every day they killed a llama to make the Sun God happy.
 - Onlar Güneş Tanrısı'nı mutlu etmek için her gün bir lama öldürdü.
I regret having been idle in my school days.
 - Okul günlerimde aylak olduğum için pişmanım.
I'm worn out, because I've been standing all day.
 - Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.
Merih güneşten dördüncü gezegendir.
 - Mars güneşten dördüncü gezegendir.
Güneş çıkmış olsa bile hava soğuktu.
 - güneşin çıkmış olmasına rağmen, hava soğuktu.