We took refuge in a cave and waited for the storm to pass.
- Mülteciyi bir mağaraya götürdük ve fırtınanın geçmesini bekledik.
Fortunately they had no storms on the way.
- Bereket versin ki, yolda fırtınayla karşılaşmadılar.
A storm turns into a hurricane when the wind speed goes over a hundred nineteen kilometers an hour.
- Bir fırtına rüzgarın hızı saatte yüz on dokuz kilometreyi aştığında kasırgaya dönüşür.
Tom's house was destroyed by the hurricane.
- Tom'un evi fırtına tarafından tahrip edildi.
Squalls are expected later tonight.
- Bu gece daha sonra şiddetli fırtına bekleniyor.
Please be careful of gales and large waves.
- Lütfen fırtınalara ve yüksek dalgalara karşı dikkatli olun.
Losing his balance from a sudden gust of wind, the tightrope walker fell to his death.
- Ani bir fırtınadan dengesini kaybettiği için, ip cambazı ölümüne düştü.
He must be crazy to go out in this stormy weather.
- Onun bu fırtınalı havada dışarı çıkması için deli olması gerekir.
I hope this stormy weather won't go on.
- Bu fırtınalı havanın devam etmeyeceğini umuyorum.
The thunderstorm produced a lot of lightning.
- Fırtına bir sürü yıldırım üretti.
Thunderstorms are predicted.
- Fırtınalar tahmin edilmektedir.
Even those in hospitals won't be saved from the coming meteor-caused firestorm!
- Hatta bu hastaneler önümüzdeki meteor kaynaklı yangın fırtınasından kurtulmuş olmayacak!
Do you like thunderstorms?
- Gök gürültülü fırtınaları sever misin?
Thunderstorms are both scary and exciting.
- Gök gürültülü fırtınalar hem korkutucu hem de heyecan vericidirler.