Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir.
- The twelve stars on the flag of the European Union do not symbolize the twelve founding members of the union. They symbolize the Twelve Apostles.
En parlak olanı şu küçük yıldızdır.
- That small star is the brightest.
Çocuklar kanapenin üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- The children started bouncing up and down on the couch.
Orada kar mı yağıyor? Bak, zaten orada toprağın üstünde belirmeye başlıyor!
- Is it snowing out there? Look, it's already starting to appear on the ground there!
Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.
- It looks like it will start pouring any second now. Better take an umbrella.
Bir takımın en iyi oyuncusu olmam zordu.
- It was difficult for me to become a starting player.
Onun küçük kız kardeşi ünlü bir televizyon yıldızı.
- His younger sister is a famous TV star.
O, ünlü olmadan önce onun peşinde koşmaya başladı.
- She started pursuing him before he became famous.
Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu.
- Tom put a star on top of the Christmas tree.
Onlar bir yıldız işaretinin nasıl kullanılacağını bilmiyorlar.
- They don't know how to use an asterisk.
Astreoidler ve kuyruklu yıldızlar arasındaki fark nedir?
- What's the difference between asteroids and comets?
Bir asteroid, Rusya'daki Çelyabinsk üzerinde patladı.
- An asteroid exploded over Chelyabinsk in Russia.
Sami mağazada önemli bir yenileme başlattı.
- Sami started a major innovation to the store.
Biz başlamadan önce bu işin ne kadar önemli olduğu hakkında birkaç söz söylemek istiyorum.
- Before we get started, I'd just like to say a few words about how important this job is.
Bu gece yıldızlar parlak şekilde parlıyor.
- The stars are shining brightly tonight.
Böyle parlak bir yıldız hiç görmedim.
- I had never seen such a shiny star.
Irkçı değilim, ama ile başlayan her cümle aslında büyük ihtimalle çok ırkçıdır.
- Every sentence that starts with I'm not racist, but is likely to be very racist indeed.
Onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.
- After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.
Hala hayatta olduğum için şansıma şükrediyorum.
- I thank my lucky stars that I'm still alive.
Sana bir şans veriyorum.
- I am giving you a star.
by the changes and enter-caprings of which, the revolutions, motions, cadences, and carrols of the asters and planets are caused and transported.
His teacher tells us he is a star pupil.
The coat is lined with fur.
- Bu ceket kürkle astarlanmıştır.
... Growing up, like many of you, I was hooked on Star Trek. ...
... space and time, star gates, worm holes. That's type two. And then we have type three, and ...