My joints ache when it gets cold.
- Hava soğuk olduğunda eklemlerim ağrıyor.
It's ached before, but never as badly as right now.
- Daha önce ağrıyordu, ama asla şu andaki kadar kötü bir şekilde değil.
When Tom couldn't bear the pain any longer, he went to the hospital.
- Tom artık ağrıya tahammül edemediği zaman, hastaneye gitti.
I have a bad pain in my back.
- Sırtımda kötü bir ağrım var.
I'm going to give you an injection of an analgesic.
- Sana ağrı kesici bir enjeksiyon yapacağım.
Endorphines are natural analgesics.
- Endorfinler doğal ağrı kesicilerdir.