(u) ağrı

listen to the pronunciation of (u) ağrı
Türkisch - Englisch
(Tıp) dolo r
ağrı
ache

It's ached before, but never as badly as right now. - Daha önce ağrıyordu, ama asla şu andaki kadar kötü bir şekilde değil.

The joint of my left shoulder aches. - Benim sol omzumun eklemi ağrıyor.

ağrı
pain

Today I have neck pain. - Bugün boynum ağrıyor.

Tom put up with the pain for a couple of weeks before finally going to the hospital. - Sonunda hastaneye gitmeden önce, Tom ağrıya birkaç hafta dayandı.

hafif (ağrı)
dull
ağrı dindirici
pain relief Builder
ağrı kesici
ANALGESIC, pain reliever, anodyne, anaesthetic, narcotic; palliative
ağrı ve romatizma
pain and rheumatism
ağrı ve romatizma
pain and arthritis
Ağrı
(dağı) Mount Ararat
ameliyat sonrası ağrı
(Tıp) post-surgical pain
ağrı
sharp stinging pain
ağrı
ache, pain
ağrı
discomfort
ağrı
spasm
ağrı
smart
ağrı
throe
ağrı
affliction
ağrı
throes of childbirth, labor
ağrı kesici
analgesic

Analgesics may be used if pain is severe. - Ağrı şiddetliyse ağrı kesici kullanılabilir.

Endorphines are natural analgesics. - Endorfinler doğal ağrı kesicilerdir.

ağrı kesici alabilir miyim
Can I have some painkillers
ağrı kesici ilaç
analgesic
ağrı kesici ilâç
anodyne
ağrı kesici merhem
liniment
ağrı kesimi
analgesia, anesthesia
ağrı vermek
to hurt
ağrı vermeyen
indolent
ağrı yitimi
analgesia
bacağımda bir ağrı var
I have a pain in my leg
başımda bir ağrı var
I have a pain in my head
boğazımda bir ağrı var
I have a pain in my throat
göğsümde bir ağrı var
I have a pain in my chest
hayalet ağrı
phantom pain
karnımda bir ağrı var
I have a pain in my stomach
karın bölgesinde ağrı
abdominal pains
kolumda bir ağrı var
I have a pain in my arm
kronik ağrı
(Tıp) cronic pain
kâlbime yakın bir yerde bir ağrı var
I have a pain near my heart
sırtımda bir ağrı var
I have a pain in my back
yanımda bir ağrı var
I have a pain in my side
Türkisch - Türkisch

Definition von (u) ağrı im Türkisch Türkisch wörterbuch

ağrı kesici
Acıyı, sızıyı dindirici (ilâç)
ağrı
Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı: "Sabah yataktan müthiş bir omuz ağrısı ile kalkmıştı."- H. Taner
ağrı
Ağrı ilinde bir geçit
ağrı
Vücudun herhangi bir yerinde duyulan sürekli ve şiddetli acı
ağrı kesimi
Ağrı duyusunun kendiliğinden veya tedavi sonucu yok olması, analjezi
ağrı sızı
Rahatsızlık veren acı, sancı
ince ağrı
Verem
Englisch - Türkisch

Definition von (u) ağrı im Englisch Türkisch wörterbuch

mount Ağrı
Ağrı dağı
(u) ağrı
Favoriten