She spent many days knitting a sweater for him.
- Ona bir kazak örmek için günler harcadı.
She has many hobbies, cooking, knitting, gardening, collecting stamps, and so on.
- Yemek yapmak, örgü örmek, bahçıvanlık, pul toplamak ve benzeri birçok hobileri vardır.
Tom likes knitting too.
- Tom'da örgü örmeyi sever.
Mary pulled out her knitting needles and started to knit.
- Mary örme şişlerini çıkardı ve örmeye başladı.
My grandmother likes to weave things.
- Büyük annem giysiler örmeyi seviyor.
This type of spider doesn't weave a web.
- Bu türde örümcekler ağ örmezler.
She has many hobbies, cooking, knitting, gardening, collecting stamps, and so on.
- Yemek yapmak, örgü örmek, bahçıvanlık, pul toplamak ve benzeri birçok hobileri vardır.
She knitted her father a sweater.
- Babasına bir kazak ördü.
She wore a sweater that she'd knitted herself.
- Kendi ördüğü kazağı giydi.
Mary learned to braid hair as a girl.
- Bir kız olarak Mary saç örmeyi öğrendi.
Let me braid your hair for you.
- Senin için saçını öreyim.
She put her knitting aside and stood up.
- Örgüsünü bir kenara koydu ve ayağa kalktı.
She was busy with her knitting.
- O, örgüsüyle meşguldü.
Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.
- 354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı.
Mary thought to herself that she ought to buy a new cover for the ironing board since the old one was getting pretty tattered.
- Mary eskisi oldukça yırtık pırtık olduğundan dolayı ütü masası için yeni bir örtü alması gerektiğini düşündü.
She was busy with her knitting.
- O, örgüsüyle meşguldü.
Tom asked Mary if she knew how to knit.
- Tom Mary'ye nasıl örgü öreceğini bilip bilmediğini sordu.