providing musical accompaniment; joining along with; escorting, attending

İngilizce - Türkçe

providing musical accompaniment; joining along with; escorting, attending teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

accompanying

(Kanun) leffen

accompanying

eşlik ederek

accompanying

(Kanun) melfuf

accompanying

(Turizm) refakat etmek

accompanying

{f} eşlik et

accompanying

eşlik ediyor olan

accompanying

beraber

accompanying

eşlik eden

Çeşmenin önünde gitarıyla kendine eşlik eden genç bir kadın vardı. - In front of the water fountain, there was a young woman accompanying herself on a guitar.

accompanying

(Askeri) REFAKAT: Taarruz eden bir kuvvete bağlı bulunan ve birlikte hareket eden. Örneğin; refakat topçusu (accompanying artillery) gibi

accompanying

{s} beraberindeki

accompanying

{s} birlikte olan

İngilizce - İngilizce

providing musical accompaniment; joining along with; escorting, attending teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

{s} accompanying

Heceleme

pro·vid·ing mu·si·cal accompaniment; joining a·long with; escorting, at·tend·ing