overweighing; excessive

listen to the pronunciation of overweighing; excessive
İngilizce - Türkçe

overweighing; excessive teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

overweight
(Tıp) Şişmanlık, obezite
overweight
{s} şişman

Biraz şişman olduğu için diyette. - He's on a diet because he is a little overweight.

Çocukken şişman değildim. - I wasn't overweight when I was a kid.

overweight
fazla kilolu olma

Tom Mary'nin fazla kilolu olmadığını söyledi. - Tom said that Mary wasn't overweight.

overweight
fazla kilolu (kimse)
overweight
aşırı yüklemek
overweight
(belli bir kilodan) ağır
overweight
fazla yük
overweight
fazla ağır
overweight
fazla kilolu

Sınıf arkadaşlarımdan bazıları fazla kilolu. - Some of my classmates are overweight.

Biraz fazla kilolusun. - You're a little overweight.

overweight
Aşırı kilolu, şişman
overweight
fazla kilolu olma. s. (ovırweyt') fazla kilolu (kimse)
overweight
tartıda fazla gelen miktar
overweight
şişmanlık
overweight
fazla yükle
overweight
fazla yüklemek
overweight
fazla ağırlık
overweight
{s} kilolu

Bayan Brown, o uygun şekilde yemek yemezse, kalıcı kilolu olacağı konusunda Beth'i uyardı. - Mrs. Brown warned Beth that if she didn't eat properly she would be permanently overweight.

Tom'un hatırlayabildiği kadarıyla, anne ve babası kiloluydu. - For as long as Tom could remember, his parents had been overweight.

overweight
{i} üstünlük
İngilizce - İngilizce
overweight
overweighing; excessive