nifak

listen to the pronunciation of nifak
Türkçe - İngilizce
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) dıştan Müslüman göründüğü halde inanmamak, ikiyüzlülük, dinde riyâ
Geçimsizlik, anlaşmazlık, ara bozma, ayırma
Ara bozma, ayırma: "Nifak unsurları her ikisinin iyi niyetlerinden yavaş yavaş, sinsi sinsi kendi çıkarlarına yararlanmasını bilecekti."- Y. K. Karaosmanoğlu
Ara bozma, fitne, fesat
Geçimsizlik, anlaşmazlık
NİFAK
(Osmanlı Dönemi) Bozuşukluk, ara açılmak
NİFAK
(Hukuk) Bozgunculuk, ara bozma
NİFAK
(Osmanlı Dönemi) İhtiyaca sarf olunacak şeyler
NİFAK
(Osmanlı Dönemi) Müslüman gibi görünüp kâfir olmak. İki yüzlülük
NİFAK
(Osmanlı Dönemi) Dinde riyâ etmek
nifak