mourning, weeping, lamentation

listen to the pronunciation of mourning, weeping, lamentation
İngilizce - Türkçe

mourning, weeping, lamentation teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

greet
selamlaşmak
greet
{f} selam vermek
greet
selam çakmak
greet
selamlama

Tom'u selamlamak için ayağa kalktılar. - They got up to greet Tom.

O beni selamlamak için ayağa kalktı. - He rose to his feet to greet me.

greet
selamlamak

O beni selamlamak için ayağa kalktı. - He rose to his feet to greet me.

Ben de onu selamlamak istiyorum. - I want to greet him, too.

greet
selamla

O, beni Günaydın ile selamladı. - She greeted me with Good morning.

Jessie, Joseph'le tokalaştı ve sevgi ile onu selamladı. - Jessie shook Joseph's hand and greeted him with affection.

greet
selamlaşmak selamla/karşıla
greet
{f} çarpmak
greet
{f} kutlamak

Seni kutlamak için uğrayamadım, çünkü acelem vardı. - I could not stop by to greet you because I was in a hurry.

greet
{f} karşılaşmak
greet
{f} karşılamak

Tom Mary'yi karşılamak için oradaydı. - Tom wasn't there to greet Mary.

Paul beni karşılamak için Roma'ya geldi. - Paul came to Rome to greet me.

İngilizce - İngilizce
greet
mourning, weeping, lamentation