mezarlık

listen to the pronunciation of mezarlık
Türkçe - İngilizce
cemetery

In the cemetery, there is a statue of a snake biting its own tail. - Mezarlıkta, kendi kuyruğunu ısıran bir yılan heykeli var.

I try to avoid walking by the cemetery after dark. - Ben karanlıktan sonra mezarlık tarafında yürümekten kaçınmaya çalışıyorum.

graveyard

Tom doesn't like working the graveyard shift. - Tom, mezarlıklık vardiyasında çalışmayı sevmiyor.

Have you ever walked through a graveyard at midnight? - Sen hiç gece yarısı bir mezarlıkta yürüdün mü?

good's acre
charnel
graveyard, cemetery
boneyard
god's acre
necropolis
burial ground
burying place
cemetary
mezarlık kilisesi
mortuary chapel
mezarlıklar
cemeteries

I like to visit cemeteries when I travel. - Seyahat ederken mezarlıkları ziyaret etmek istiyorum.

I like to visit cemeteries. Is that normal? - Ben mezarlıkları ziyaret etmek istiyorum. Bu normal midir?

milli mezarlık
(Askeri) national cemetery
şehitlerin gömüldüğü mezarlık
graveyard of the martyrs were buried
çatılı mezarlık kapısı
lich gate
Türkçe - Türkçe
Mezarların bulunduğu yer, kabristan, gömütlük, sinlik
Mezarların bulunduğu yer, kabristan, gömütlük, sinlik, mezaristan: "Kasabanın kenar mahallelerinden sonra bir mezarlık başlardı."- S. F. Abasıyanık
bamyatarlası
(Osmanlı Dönemi) CEBBAN
sinle
(Osmanlı Dönemi) mezaristan
mezarlık