Lüks içinde yaşarlardı.
- They used to live in luxury.
Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi.
- Eleanor though the daughter of a king and brought up in the greatest luxury determined to share misfortune with her husband.
Lüks içinde yaşarlardı.
- They used to live in luxury.
Brian'ın kız arkadaşı sık sık onu lüks restoranlara götürmesi için yalvarır.
- Brian's girlfriend often begs him to take her to luxurious restaurants.
Lüksemburg'ta en düşük maaş nedir?
- What's the minimum salary in Luxembourg?
Lüksemburg'u ziyaret etmek istiyorum.
- I want to visit Luxembourg.
... and wait occasions considered a luxury ...
... always on the road, because I just -- I don't have the luxury of saying, "Well, I have to ...