kısmen

listen to the pronunciation of kısmen
Türkçe - İngilizce
partially

His story is partially true. - Onun hikayesi kısmen doğrudur.

Is Tom partially to blame? - Tom kısmen suçlanacak mı?

partly

I'm sorry. I'm partly responsible for it. - Üzgünüm. Ben bunun için kısmen sorumluyum.

His death was partly my fault. - Onun ölümü kısmen benim hatamdı.

in part

We are in part responsible for it. - Biz bunun için kısmen sorumluyuz.

Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home. - Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.

comparatively
partial

Is Tom partially to blame? - Tom kısmen suçlanacak mı?

I'm in partial agreement with you. - Sana kısmen katılıyorum.

slightly
semi-
in patches
to a certain extent

Everyone agreed to a certain extent. - Herkes kısmen kabul etti.

I agree with him to a certain extent, but not entirely. - Onunla kısmen aynı fikirdeyim ama tamamen değil.

partway
not entirely

I agree with him to a certain extent, but not entirely. - Onunla kısmen aynı fikirdeyim ama tamamen değil.

in some measure
not totally
(up) to a point
somewhat
relatively
to a certain degree
not least
tolerable
part

I'm sorry. I'm partly responsible for it. - Üzgünüm. Ben bunun için kısmen sorumluyum.

Tom admitted that it was partially his fault. - Tom onun kısmen hatası olduğunu kabul etti.

partly, partially, in part
moderately

Foxes are moderately quiet animals. - Tilkiler kısmen sessiz hayvanlardır.

in some sense
parcel
half

Tom was only half joking. - Tom sadece kısmen şaka yapıyordu.

kısmen etkili
partial
kısmen geri zekalı kimse
moron
kısmen gidermek
alleviate
kısmen ödenmiş hisse senedi
(Ticaret) part-paid stock
kısmen batmış jet
partial submerged jet
kısmen batmış savak
partial drowned weir
kısmen bağımsız
semiindependent
kısmen bilinçli olarak
semiconsciously
kısmen bitirme
partial performance
kısmen biyografik
semibiographical
kısmen biyografik bir tarzda
semibiographically
kısmen ciddi
semiserious
kısmen dik
semierect
kısmen dominant
semidominant
kısmen doğru
it requires qualification
kısmen doğru ifade
half truth
kısmen doğrudur
it requires qualifications
kısmen dürüst
semitruthful
kısmen edebi
semiliterate
kısmen efsanevi
semimythical
kısmen efsanevi
semilegendary
kısmen evcil
semidomesticated
kısmen feshetmek
terminate in part or in whole
kısmen geleneksel
semitraditional
kısmen geçersiz
(Kanun) partially invalid
kısmen gizemli
semimystical
kısmen habersiz
semioblivious
kısmen harbe hazır
(Askeri) limited combat ready
kısmen hareketli
semiactive
kısmen hayali
semifictional
kısmen hayali olarak
semifictionally
kısmen hiciv niteliğinde
semisatirically
kısmen iptal
(Bilgisayar) partial cancel
kısmen kabul
(Ticaret) part acceptance
kısmen kabul
(Kanun) part-acceptance
kısmen kabul
partial acceptance
kısmen kanuni
semilegal
kısmen kapatılmış
(Bilgisayar) partially enclosed
kısmen kararlaştırmak
semiresolute
kısmen karışık tip
(Askeri) partially mixed-type
kısmen klasik
semiclassical
kısmen klasik olarak
semiclassically
kısmen korkmak
semipetrified
kısmen kutsal
semisacred
kısmen kör olmak
sand-blind
kısmen medenileşmiş
semicivilised
kısmen muharebeye girmek
(Askeri) piecemeal commitment
kısmen olgun
semimature
kısmen opak
semiopaque
kısmen otonom
semiautonomous
kısmen perde ayaklı
semipalmate
kısmen planlanmış intikal
(Askeri) partially planned movement
kısmen plastik
semiplastic
kısmen politik
semipolitical
kısmen primitif
semiprimitive
kısmen resmi
semiformal
kısmen saygın
semirespectable
kısmen sosyalist
semisocialistic
kısmen suda yaşayan
(Hayvan Bilim, Zooloji) semiaquatic
kısmen suyu alınmış
evaporated
kısmen tamam
(Bilgisayar) partial ok
kısmen tamamlanmış
partially completed
kısmen tanrısal
semidivine
kısmen tarımsal
semiagricultural
kısmen tazmin
(Kanun) partial compensation
kısmen tediye
(Kanun) part payment
kısmen teslim
(Kanun) partial delivery
kısmen tıkanmış
semi-clogged
kısmen uygarlaştırma
semidomestication
kısmen veya tamamen feshetmek
(Kanun) terminate in part or in whole
kısmen ya da tamamen
partially or wholly
kısmen yapma
partial performance
kısmen zenepli
partly sessile
kısmen ödenmiş kredi
(Ticaret) partially amortized loan
kısmen ödenmiş tahvil
(Ticaret) partly paid bond
kısmen şeffaf
semicrystalline
kısmen şekillenmiş
semiform
Nükleer Denemelerin Kısmen Yasaklanması Antlaşması
(Hukuk) Test Ban Treaty
talebin kısmen veya koşullu olarak karşılanması
(Hukuk) partial or conditional granting of a request
üstünü kısmen örtüp ötesine geçmek
(Hukuk) overlap
Türkçe - Türkçe
Bütün değil, bir bölüm olarak veya bazı bakımdan, bazı yönden
KISMEN
(Osmanlı Dönemi) Bir kısım olarak. Bir parça olarak
kısmen