I didn't mean to offend you.
- Seni incitmek istemedim.
I apologize if I offended you.
- Seni incittiysem özür dilerim.
I apologize if I offended you.
- Seni incittiysem özür dilerim.
He apologized for having offended her.
- Onu incittiği için özür diledi.
I got my right leg injured.
- Sağ bacağımı incittim.
Tom injured his back playing tennis.
- Tom tenis oynarken sırtını incitti.
Tom injured himself at work today.
- Tom bugün çalışırken kendini incitti.
I feared they might injure themselves.
- Kendilerini incitebileceklerinden korktum.
He hurt his arm lifting so much weight.
- Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti.
He hurt himself when he fell.
- O, düştüğünde kendisini incitti.