Bay Kaifu herkesin içinde konuşmalar yapmaya alışkındır.
 - Mr. Kaifu is used to making speeches in public.
Roy'un herkesin içinde bir şarkı söylediğini hiç duymadım.
 - I have never heard Roy sing a song in public.
Tom herkesin önünde konuşmak zorunda olduğunda sinirlenir.
 - Tom becomes nervous whenever he has to speak in public.
Herkesin önünde ona gülündü.
 - He was laughed at in public.
Bir kadına alenen yardım etme. Şüpheli görüneceksin.
 - Don't help a woman in public. You'll look suspicious.
... the public interest to provide a safer ...
... It doesn't mean that we just say, we'll give the public ...