in a convincing manner}

listen to the pronunciation of in a convincing manner}
İngilizce - Türkçe
inandırıcı bir şekilde içinde
convincingly
ikna edici bir şekilde

Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu. - The lawyer spoke convincingly on behalf of his client.

Alman futbol takımı ikna edici bir şekilde Brezilya'yı yendi. - The German soccer team beat Brazil convincingly.

İngilizce - İngilizce
convincingly
in a convincing manner}