i̇thalât

listen to the pronunciation of i̇thalât
Türkçe - İngilizce

i̇thalât teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

ithalat
importation

The importation of rare wild animals to this country is strictly prohibited. - Ender vahşi hayvanların bu ülkeye ithalatı kesinlikle yasaklanmıştır.

ithalat
imports

I think they should put a heavy tax on imports. - Sanırım onlar ithalatlara ağır bir vergi koymalılar.

He wanted to reduce the tax on imports. - O ithalatta vergi azaltmak istedi.

ithalat
importing, importation
ithalat
imports; importation dışalım
ithalat
(Hukuk) import

I think they should put a heavy tax on imports. - Sanırım onlar ithalatlara ağır bir vergi koymalılar.

The demand was brought down by increases in imports. - İthalattaki artışla talep aşağı düşürüldü.

bedelsiz ithalat
(Askeri) imports with waiver
ithalat lisansı
(Ticaret) import licence
ithalat vergileri
(Ticaret) import duties
ithalat vergileri
(Ticaret) import taxes
ithalat yapma
(Ticaret) importation
ithalat yapmak
(Ticaret) import
ithalat yasakları
(Ticaret) import prohibititions
ithalat-ihracat
import-export
geçici ithalat rejimi
(Ticaret) temporary admission
indirimli ithalat vergisi
(Ticaret) reduced rate of import duty
ithalat
importations
ithalat
import trade
ithalat izin belgesi
(Ticaret) import certificate
ithalat miktar kısıtlamaları
(Ticaret) quantitative import restrictions
ithalat sorumlusu
the person in charge of the import departmentimport specialist
sıfır oranlı ithalat vergisi
(Ticaret) zero rate of import duty
bedelsiz ithalat
unpaid non-quota imports
bedelsiz ithalat
(Hukuk) import without allocation of foreign currency
dış ticareti devlet eliyle yapan ülkelerden ithalat
(Hukuk) import from country of state trade
ihracat-ithalat bankası
(Ticaret) export-import bank
ihracat-ithalat bankası
(Ticaret) exim bank
ithalat azalması
(Ticaret) import reduction
ithalat belgesi
import certificate
ithalat damga resmi
(Ticaret) import stamp duty
ithalat dengeleme vergisi
import equalisation tax
ithalat gözetimi
(Hukuk) import survey
ithalat izin düzenlemesi
(Hukuk) import permit regime
ithalat işlemi
(Ticaret) import transaction
ithalat kapasite indeksi
(Ticaret) import capacity index
ithalat kaynaklan
imports by source
ithalat komisyon acentesi
(Ticaret) import commission agent
ithalat kısıntıları
(Askeri) import restrictions
ithalat kısıtlaması
(Ticaret) import restrictions
ithalat limanı
(Ticaret) port of importation
ithalat maddeleri
(Ticaret) import commodities
ithalat tarifeleri
(Hukuk) import tariffs
ithalat tarifeleri
(Ticaret) tariffs on imports
ithalat teminatı
(Hukuk) import deposit
ithalat ticareti
(Ticaret) import commerce
ithalat ticareti
(Ticaret) import trade
ithalat ve ihracat
imports and exports
ithalat ve ihracat üzerine hükümetin koyduğu vergi
(Hukuk) tariff
ithalat vergi ve harçları
import taxes and duties
ithalat vergisi
import duty
ithalat çoğaltanı
(Ticaret) import multiplier
ithalat ön kesintisi
(Hukuk) import levy
ithalat-ihracat acentesi
(Ticaret) import-export agent
korunma maddesi (ithalat)
(Ticaret) safeguard clause
korunma önlemi (ithalat)
(Ticaret) safeguard measure
marjinal ithalat meyli
(Ticaret) marginal propensity to import
red kararı (ithalat)
(Ticaret) decision of refusal (imports)
sübvansyonlu ithalat
(Hukuk) subsidised imports
Türkçe - Türkçe
(Hukuk) İMPORT
dış alım
ithalat
Bir ülkeye başka bir ülkeden mal getirme veya satın alma, dış alım
ithalat
Bir ülkeye başka bir ülkeden alınan malların bütünü
BEDELSİZ İTHALAT
(Hukuk) Devlet tarafından resmen döviz tahsis edilmeden yurda getirilen mal
bedelsiz ithalat
Yurt dışındaki işçilerin veya geçici görevle yurt dışına giden kamu görevlilerinin dönüşlerinde kendi mesleklerinin icrası veya kişisel kullanımları amacıyla getirdikleri mallar için yapılan düzenleme
i̇thalât