işetmek

listen to the pronunciation of işetmek
Türkçe - İngilizce
to cause (someone) to urinate
işe
pee

Your child peed in his diaper. - Çocuğunuz bezine işedi.

But suddenly, Little Venusian really needs to go and pee. - Ama aniden Küçük Venüslü'nün gidip işemeye ihtiyacı var.

işe
urinate

Please, urinate in this vessel! - Lütfen bu kap içerisine işeyin.

işe
{f} pissed
işe
{f} piss

While walking down the street, I saw two white cats pissing near a car tire. - Sokakta aşağıya doğru yürürken iki beyaz kedinin bir araba lastiğinin kenarına işediğini gördüm.

Dogs like to piss on fire hydrants. - Köpekler yangın musluklarına işemeyi severler.

işetme
work-up
göbekinden işetmek
slang to stab, knife
Türkçe - Türkçe
İşemesini sağlamak, işemesine yol açmak, çiş yaptırmak
işetme
İşetmek işi
İŞE
(Osmanlı Dönemi) Câsus, hafiye
İŞE
(Osmanlı Dönemi) f. Orman, sık ağaçlık
işetmek