höher

listen to the pronunciation of höher
Almanca - Türkçe
İngilizce - Türkçe

höher teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

higher
higher education yuksek öğrenim
higher
daha yukarı

Daha yukarıya giderken hava incelir. - As you go up higher, the air becomes thinner.

higher
higher criticism Kitabı Mukaddes yazılarının tarih
higher
{s} daha yüksek

Öğretmen Tom'a ona bir C 'den daha yüksek bir şey veremediğini söyledi. - The teacher told Tom that he couldn't give him anything higher than a C.

Süt sudan daha yüksek bir ısıda kaynar. - Milk boils at a higher temperature than water.

higher
amaç
higher
kaynak ve derlenmesini inceleme
higher
(sıfat) ileri
senior
{s} yaşça büyük
senior
yaşça daha büyük
senior
(Ticaret) emektar

Tabii, birçok emektar vatandaş emeklilikten memnundur. - Of course, many senior citizens are happy with retirement.

higher
bir üst

Davalı bir üst mahkemeye itiraz edecek. - The defendant will appeal to a higher court.

senior
daha yaşlı olan kişi
senior
son sınıfa ilişkin
higher
{s} ileri
senior
{s} yaşlı

Yaşlıların ruhları kötü havaya rağmen yüksekti. - The senior citizens' spirits were high in spite of the bad weather.

Biletler genel giriş için 30 dolar ve öğrencilerle yaşlılar için 20 dolardır. - Tickets are $30 for general admission and $20 for students and seniors.

senior
{s} son sınıfla ilgili
senior
(Askeri) KIDEMLİ ÜST: Hizmet süresi diğerlerinden fazla olan; sınıflandırmalarda esas olarak alınan tipe nazaran ileri derecede bulunan
senior
{i} baba
senior
{s} daha yaşlı