gekocht

listen to the pronunciation of gekocht
Almanca - Türkçe
pişmiş¡
haşlanmış
kaynamış
haşlama
kaynatılarak
pis
pisin
İngilizce - Türkçe

gekocht teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

boiled
haşlanmak
cooked
(Gıda) pişirilmiş

Bir havuç, bir pancar ve bir brokoliye ihtiyacımız var. Onlar çiğ olmalı, pişirilmiş değil. - We need a carrot, a beet, and broccoli. They need to be raw, not cooked.

Biftek mükemmel pişirilmişti. - The steak was cooked to perfection.

cooked
pişmek
boiled
Kaynatılmış, kaynamış
boiled
kaynat

Tom bana birkaç yumurta kaynattı. - Tom boiled me some eggs.

Tom kuyu suyunu kaynattı böylece o içmesi güvenli olacaktı. - Tom boiled the well water so it would be safe to drink.

brewed
Demlendirilmiş
cooked
pişir(mek)
to cooked
için pişirilmiş
boiled
{s} kaynamış

Öğle yemeği için biraz ekmek ve bir kaynamış yumurta yedim. - I ate some bread and a boiled egg for lunch.

Kaynamış bir yumurtanın kabuğunu temiz bir şekilde nasıl çıkarırsın? Bir çeşit hile var mı? - How do you take off the shell of a boiled egg cleanly? Is there some sort of trick?

boiled
{s} haşlanmış

Biz bütün kış haşlanmış patates yedik. - We ate boiled potatoes all winter.

Kahvaltı için haşlanmış bir yumurta istiyor musunuz? - Do you want a boiled egg for breakfast?

cooked
pişir

Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı. - Mary is really great. She cooked a wonderful meal for me and even washed the dishes herself.

İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi. - The two boys cooked their meal between them.